Çocuklarımız tecavüze uğruyor, kaçırılıyor, öldürülüyor. Gençlerimiz intihar ediyor, kadınlarımız öldürülüyor, işsiz esnaf canına kıyıyor.
İnsanımıza sahip çıkamıyoruz!
Bunların hepsi sonuç!
Bunu çarpıtmaya çalışanlarla da ayrıca hesaplaşmalıyız!
Kadınların katledilmesini ‘erkek cinayeti’ olarak sunan kıt akıllılarla da hesaplaşmalıyız! Birilerinin yörüngesindekilere de dikkat edelim! Gençlerimizin intiharını sadece barınma sorunu olarak gösteren kafayı da bir kenara not edelim.
Çocuklarımıza tecavüz eden, kaçıran, öldüren sapıklar da birilerinin sımsıkı yapıştığı bu sistemin vazgeçilmezi.
Sistem oligarşik, mafyatik, tekke, zaviye ve tarikat ağıyla donatılmış.
Bunlara kanmış, 3 kuruş için bu çevrelere biat eden insanlar var. Onlar çocuklarından daha fazla bu çevreleri severler, onlara kul olurlar.
29 yıl önce bu ay katledilen gazeteci Uğur Mumcu, “Türkiye’de özellikle 80’lerden bu yana her yanı sarmış olan tarikat, siyaset ve ticaret üçgeni yasaları aşan bir ayrıcalığın sahibi!” demişti.
Diyordu ki: “Devlet eliyle laiklik yok edildi, askeri rejim de buna yardım etti.”
1993 yılında yazdığı bir makalede, “Tarikatlara ve cemaatlere alınan gençler, 30 yıl sonra general olacaklar ve Cumhuriyet’e karşı ayaklanacaklar” demişti.
2016’da buna tanık olduk.
Daha ne kadar acı yaşamalıyız ki “DUR DİYEBİLELİM!”
Banu AVAR
13.01.2022
