O batının Çakal Carlos olarak dünyaya tanıttığı Venezuellalı Ramirez’in karısı, Fransa’nın en ‘aykırı’ avukatlarından biri: İsabelle Coutant Peyre.. 2007 ‘de yaptığımız Fransa Programında yeralan röportajı TRT de sansüre takılmıştı!
Hangi Avrupa kitabımızda röportajın tamamını yayınlamıştık.. Bir kısmını yine paylaşıyorum:
- “Amerika’nın bugün Irak’ta yaptıklarına bakın. Amerika hergün yüzlerce kişinin ölümünden sorumlu! Bugün dünyada küresel bir baskı oluşturuldu! Bir oyun oynanıyor! Birtakım ülkeler, bir asır önce yaptıkları şu veya bu suçlardan sorumlu tutulmaya çalışılıyor. Eğer geçmişte yapılmış katliamlardan konuşacaksak, o zaman sömürgeci güçlerin yaptıklarını, mesela Fransa’nın, Kuzey Afrika’da gerçekleştirdiği katliamları en başa koymak gerekir.
- Eğer uluslararası eşitlik ilkesinden söz ediyorlarsa önce Filistin’e baksınlar! İsrail, 50 yılı aşkın süredir orada insanlık suçu işliyor!”
- “Dünya, tarihini yeniden değerlendirecekse, önce Amerika, Kızılderililerin kanları üzerine kurulmuş bir ülke olduğunu kabul etmeli!!. Bence Türkiye’ye bu şekilde baskı kurulmasının nedeni, ondan istenen bir şeyler olması, onun bir noktaya doğru itelenmesi!”
- ‘Şu yeni çıkarılan soykırım inkâr yasasına bakın! Bu yeni yasayla Fransa, iki ülkenin, Türkiye ve Ermenistan’ın iç işlerine ve daha da kötüsü, tarihine müdahale etmeye kalkışıyor. Bunu Türkiye’nin egemenliğine bir saldırı olarak yorumluyorum… Fransa’nın bu konuda kimseye ders verecek bir durumu olamaz. Fransa neden Cezayir milletine korkunç, canavarca işkenceleri, toplu katliamı kabul etme konusunda hiçbir adım atmadı. Hükûmetler, tarihî gerçekler konusunda fetva veremezler! Fransa tarihin bu döneminde, tam su anda, ırkçılık ve ayrımcılığı güden politikalar uygulamaktadır.”
- …
- “Fransa hapishanelerinde tutukluların yüzde 40’ı Müslüman, Arap ve zencilerdir… Bu da cezai hukukun ırkçı olduğunu gösterir… Çünkü cezaevlerinde yüzde 40 Müslüman var ama nüfusun yüzde 40’ı Müslüman değil. Amerika’da ölüme mahkûm insanların yüzde 46’sı zenci ama nüfusun sadece yüzde dokuzu zenci. Bu ırkçılıktır… Fransa hapishaneleri, demokratik bir ülkenin sahip olamayacağı şartlardadır. Bu konuda birçok örgütün de raporu vardır. Hapishanelerde haksız yere tutuklanmış birçok insan var. Avrupa Konseyi’nde işkence raporları var. Fransa’da bir avukat olarak bir hapishaneye girdigimde insanlığımdan utanıyorum. Yozlaşma, uyuşturucu trafiği, tecavüz bolca yasanıyor. Ayrıca bir avukat olarak bile hapishaneye giriş izni almak bir kabustur!”
Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti Devletinin televizyonu TRT 2007 yılında yukarıda okuduğunuz Peyre röportajını kesti.. Yukarda söylenenler milli çıkarlarımıza aykırı mıydı? Hayır tam tersine! Fransa’nın çıkarlarına aykırıydı.. TRT Haber Dairesi Fransa’nın çıkarlarını gözetmişti..!
Daha acısı da var: 3 Temmuz 2007’de AKP Hükûmeti, TRT’de “Sözde Ermeni soykırımı” demeyi yasakladı! Bu TRT çalışanlarına tebliğ edildi! Bundan böyle, soykırım yalanları, “1915 olayları” adı altında zikredilecekti! Bilginize!
Banu AVAR, 27 Ocak 2012
[email protected]