Hangi medya, hangi gazeteci, hangi iletişim? İletişim çağındayız ve dışarıdan gelen teknolojilerle iletişimimizi en üst seviyeye getirdik derken birileri Whatsapp’ın aslında istihbarat örgütlerine bilgi topladığını ya da şirketlerle bilgileri paylaştığını falan keşfetti ve yeni mecralara yelken açmaya başladık. E Günaydın; bu başından beri belli değil mi? Öte yandan bugün güya dünya çalışan gazeteciler günü! Dünya ve gazeteciler yanyana gelince aslında akla Amanpour, Arwa Damon Clarissa Ward gibi medya şeytanları ya da ölüm melekleri geliyor! Onlar en yakın tarih Suriye’de gördüğümüz gibi Pentagonun emrettiği haberleri yaratmakla görevli memurlardır. Gazetecilikle ilgileri bu kadardır.
Size Yürütme yasama ve Yargıdan sonra DÖRDÜNCÜ KUVVET olarak tanımlanan batı medyası ile ilgili küçük bir derleme sunmak istiyorum. Şunu herkes kafasına soksun ki artık medya “sahiplerinin sesi”nden başkasına yer açılamayan bir mecra haline gelmiştir. Batıda 14 medya grubu tüm haberleri şekillendirmektedir: 21st Century Fox, Bertelsmann, CBS, Corporation, Comcast, Hearst Corporation, Lagardère Group, News Corp, Organizações Globo, Sony, Televisa, The Walt Disney Company, Time Warner, Viacom, Vivendi gibi isimler var bu 14 şirket arasında…
Bölüm Tam Metni
Hangi medya hangi gazeteci hangi iletişim.
İletişim çağındayız. ve dışardan gelen teknolojilerle iletişimimizi en üst seviyeye getirdik derken birileri Whatsap’ın aslında istihbarat örgütlerine bilgi topladığını ya da şirketlerle bilgileri paylaştığını filan keşfetti ve yeni mecralara yelken açmaya başladık. E Günaydın. Bu başından beri belli değil mi?
Mesela biz yıllardır change.org adlı platformun Amerikan Savunma bakanlığına istihbarat sağladığını anlatıyoruz. change.org ülkelerin, grupların duygu haritalarını Amerikan istihbaratına ve şirket kullanımına sunuyor, satıyor. Biraz araştırma bunun tüm ayrıntılarını gözönüne serer.
Tüm bu ve benzeri sistemler sonuçta size kara kaşınız kara gözünüz için bedava iletişim mesajlaşma görüntülü konuşma ya da kampanyalar başlatma imkanı sağlamaz. Onlar bir şey kazanmasa size neden birşeyler sunsunlar? Yeni şeylere bu düşünceyle yaklaşın lütfen.
Öte yandan bugün göya dünya çalışan gazeteciler günü ya. Dünya ve gazeteciler yanyana gelince aslında akla Amanpour, Arwa Damon Clarissa Ward gibi medya şeytanları ya da ölüm melekleri geliyor! Onlar en yakın tarih Suriye’de gördüğümüz gibi Pentagonun emrettiği haberleri yaratmakla görevli memurlardır. gazetecilikle ilgileri bu kadardır. Size yürütme yasama ve yargıdan sonra dördüncü kuvvet olarak tanımlanan batı medyası ile ilgili küçük bir derleme sunmak istiyorum. Şunu herkes kafasına soksun ki artık medya ‘sahiplerinin sesi’nden başkasına yer açılamayan bir mecra haline gelmiştir. Batıda 14 medya grubu tüm haberleri şekillendirmektedir:
21st Century Fox
Bertelsmann
CBS Corporation
Comcast
Hearst Corporation
Lagardère Group
News Corp
Organizações Globo
Sony
Televisa
The Walt Disney Company
Time Warner
Viacom
Vivendi gibi isimler var bu 14 şirket arasında.
Bu 14 şirket arasında koordinasyonu sağlayan iki iletişim şirketi vardır; ABD Savunma Bakanlığına bağlı çalışırlar. Biri Google Media Lab, öbürü First Draft’tır. 14 şirket dedik iki koordinasyon şirketi dedik ve aynı kulübe üye üç büyük haber ajansı vardır. Bunlar da Associated Press, Agence France-Presse, Reuters’dir. Bu ittifak tüm dünyaya aynı görüşleri dayatmak, beyinleri devşirmek kendi deyimleriyle insanlığı indoktrine etmek için işbirliği yapmışlardır. Bu İşbirliği içinde olan altı adet de televizyon kanalı vardır ve tümü de NATO’nun propaganda hücresi içindedir:
El Cezire, BBC, CNN, France24, Sky, El Arabiya.
Bu basın yayın kuruluşları Google ve First Draft sayesinde tüm görüşleri, fikirleri, yalan haberleri ya da çarpıtılmış görüşleri her ülkedeki basın yayın kuruluşlarına sızdırırlar. Çünkü ülkemizde olduğu gibi her ülkede haber daireleri belli haber ajanslarına abonedir. “Dünya basını” denilen bu medya grupları sahiplerinin sesidir. Sahipleri kimler mi? çok uluslu şirketler, petrol ve silah baronları, ilaç sanayicileri ve istihbarat servisleridir.
Bir örnek ele alalım: TİME WARNER
Time Warner; Time Magazine, HBO, Warner Bros., ve CNN’in sahibidir. Yönetim kurulu üyeleri; CFR Dış İlişkiler Komisyonu (Council on Foreign Relations), IMF, Rockefeller Vakfı, Warburg Ailesi Phillip Morris, ve benzerleridir. Time Warner’da bunlara karşıt olanların haberi çıkmaz. Ya da bu şirketlerin kuruluşların işine yarayan haberler çıkar!
Gelelim Amerika’da en saygın ana akım iki gazete olan New York Times ve Washington Post’un yönetim kurullarına. Durum şudur; her ikisinin de yönetim kurullarında Chevron gibi petrol şirketlerinden, Shering gibi ilaç şirketlerinden, Ford Motor şirketinden, İBM’den isimler vardır.
Mesela Washington Post yönetiminde Columbia Üniversitesi Rektörü ve Federal Reserve’ün başkanı Lee Bollinger, dünyanın en zengin birkaç kişisinden biri olan tefeci Warren Buffet, Coca Cola’nın üst düzey yöneticileri, General Motors ve Johnson and Johnson gibi firmalardan isimler bulunur.
Amerikan ana-akım medyası istihbarat servisleriyle örtülü ilişki içinde çalışır. Çoğu ünlü gazeteci Merkezi Haberalma Teşkilatının (Central Intelligence Agency – CIA) “Ajanlar için gazetecilik kursları” adlı kurslarına katılmıştır. Zaten yükselen, ünlenen gazeteciler de bunlardır. Diğerlerinin adı bile duyulmaz. diğerleri ödül almaz Diğerleri iş bulamaz! Basın yayın iletişimin durumu, hükümetlerle küresel şirketlerin ilişkisi gibidir.
Bir örnek:
2013’te Bush’un Milli Güvenlik Danışmanı Stephen Hadley idi. Hadley, Suriye’de Esad’ı indirme, Suriye’nin işgali ve İran’ı hedef alma konularında en büyük yayın organlarında her gece konuşmacıydı. Stephen Hadley, kimdi biliyor musunuz? Hadley Suriye’yi bombalamak için kullanılacak Tomahawk füzelerinin üreticisi Raytheon silah şirketinin de yöneticisiydi. Ayrıca Rockefeller, Ford ve MacArthur Vakfı ile de bağlantılıydı.
Yani medya dediğimiz o kör kuyunun başında ya da içinde olanlar tüm silah, petrol, ilaç şirketleri ile ilişkilidirler Ayrıca düşünce kuruluşlarının, sivil toplum örgütlerinin sendikalarında içindedirler. Üstelik SAHTE BİR MUHALEFET ÜRETME işini de başarıyla sürdürürler. O nedenle aşırı dikkatli olmak ve her haberi sorgulamak başta gazeteciler herkesin üstüne düşer.