Ajans haberlerine ‘Son Dakika’ düştü: ‘Enerji bakanı “Kürdistan’a” giderken Kayseri’ye indi!’ diye…
Bak şu Allah’ın işine… Artık Türkiye’nin çukura düşmesini Şam ve Bağdat’ın direnişi engelliyor!
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, ABD’nin 100 yıllık hayali “Kürdistan” kukla devletinin ‘başkenti’ Erbil’de, “Kürdistan bayrağı” altında GAZ ANLAŞMASI yapmak üzere Türkiye Cumhuriyeti Devleti‘nin özel uçağına binmişti…
Irak Merkezi Hükümeti, kendisine kazan kaldıran ve Amerikan petrol şirketleri Exxon Chevron’ın uşağı olan Barzani kuklasına ve ABD adına destekçisi AKP’ye bir gol atıverdi ve Irak hava sahasına uçağın girişini engelledi!..
Amerikan neo-conları emriyle “Kürdistan” ile ‘ekonomik ortaklık ve işbirliği’ projesinde ‘bölge taşeronu’ seçilen Türkiye yönetiminin elleri havada kaldı!
“Kürdistan” petrol ve gaz paylaşımına’ katılamadı! Bakan ardarda açıklamalarla kıvırttı da kıvırttı…
‘Özel uçağın iniş yetkisi olmadığından…’ dendi… Yarım saat sonra: “Biz komşularımızı üzmek istemeyiz’lere” uzanan beyanlar verildi…
KERKÜK’E ÖLÜM MANGALARI GİDERKEN…
Bakan Yıldız’ın uçağı, PKK bayrağı altında yapılacak konferans için havalanırken, Barzani’nin 800 araçlık askeri konvoyu Kerkük’e doğru yola çıkıyordu… Bakanın uçağı Erbil yerine Kayseri’ ye indiğinde İsrail’in eğittiği Peşmerge gücü Kerkük’e, 20 kilometre yakına gelmişti!
“Kürdistan gaz ve petrolü”nden kasıt KERKÜK”tür!..
Dünyanın en zengin kaynaklarından biri Türkmenlerin kalesi Kerkük’tedir…
Kerkük tüm küresel sırtlanların gözünü diktiği yerdir, işgal altındadır ve yıllardır statüsü belirsizdir. Ve Kerküklü Soydaşlarımız yıllardır gözyaşı ve kan denizinde boğulmaktadır!
Kerkük’lü kan kokusu solurken, Türkiye Cumhuriyeti bakanı, yıllardır kendi topraklarını kana boğan katillerin kullandığı sembol paçavranın gölgesinde GAZ ANLAŞMASI yapıyor olacaktı!
Ne tesadüf ki tam da aynı dakikalarda, Amerika’nın ‘Ortadoğu fatihi’ Tayyip Erdoğan’ın destek verdiği Hür Katiller ordusu, Şam’ın varoşlarında içinde 28 öğrenci ve öğretmenin bulunduğu bir okulu bombalıyor ve okul toplu mezar haline geliyordu!
Ey büyük Allahım, yedi düvele kafa tutan, tüm emperyal devletleri hizaya sokan, İngiliz kralını ayağına getiren, Amerikan senatörlerine sinir krizi yaşatan bu devlet miydi? Bir zamanlar Libya’da İtalyan emperyalizmine karşı Libyalı kardeşleriyle aynı safta savaşan, Suriyeli kardeşleriyle Kuvva-i Milliyeyi oluşturan, Sadabad Paktında, batıya karşı Irak, İran, Afganistan’la elele tutuşan, Balkan Paktıyla Hitler’e set oluşturan Türkiye Cumhuriyeti devleti değil miydi?
MİLLETİN arzusu ve isteği hilafına, tüm dost ve kardeş ülkelerle DÜŞMAN ve tüm düşmanlarla DOST olan siyasi bir mekanizmanın atanmışları, 70 yıldır başımızdalar!..
“Kürdistan”- Kayseri hattında kalanlar, Şam ve Bağdat, Tahran ve Trablusgarp’ın tekrar ayağa kalkacağını ve bu milletin küresel sırtlanlar önünde kıvırtanları unutmayacağını henüz bilmiyorlar..!
Banu AVAR, 4 Aralık 2012
[email protected]